Samanyolu Ekspresi

Bugün tamamı 10 yaşında, 4 farklı gruptaki çocuklarla Temel Astronomi dersi'nde Güneş Sistemi konusunu işledik. Zaten zaman zaman duydukları 8 gezegeni ve diğer sistem bileşenleri yakından tanıdılar. Hazır gezegenler hakkında bilgi edinmişken bir gezegen hayal etmelerini istedim. Bilimsel değerlere, gerçekliğe bağlı kalmadan tamamen kendilerinin düşlediği, 1 yılın süresinden uydu sayısına kadar her şeyi onların hayal ettiği bir gezegen... Ne çizdiklerini merak ediyorsanız; Gezegen : Uzaylıları Efendisi Yağmur, 10 ''Yıldızımı kocaman yaptım çünkü kimse yolunu kaybetmesin. Ayrıca benim gezegenimde petrol yok, böylelikle savaşlar da olmaz. Uydusu Ay ile arasındaki mesafe 5 kilometre çünkü isteyen herkes gidebilmeli. Neil Armstrong'dan neyim eksik?'' 1 Yıl 100 Gün 1 Gün 36 Saat Atmosfer (+)   Su (+) Oksijen (+)   Uydu (1) ------------------ Gezegen : 07 ÖEM Pınar, 10 1 Yıl 10 Gün 1 Gün 57 Saat Atmosfer  (+)   Su  

Geçen gün bir yazı okudum, yaşamımızın ne kadarını nelere harcadığımızı konu edinen bir info-grafik içeriyordu. Grafiğe bakınca ortalama bir insan hayatının 3 ay kadarını trafikte geçirdiğini gördüm. Tabi bu İstanbul için oldukça düşük bir ortalama.  Eğer günlük 1 saat kadar bir yol  süreniz varsa bu 22 iş günü için ayda 48 saat yapar. Yani her ay haftasonu evde oturan birisi bile 2 gün yollarda kaybediyor. Bilemiyorum, belki bu metropoller için artık doğal bir durum. İstanbul'da günlük 1 saatlik ulaşım süresi çok doğal ve bu sürenin üzerine çıkan çok insan var.  Sorun şu, peki ne zaman bilim yapacağız. Bu yazı, yapılmayan işler için bir bahane yazısı değil elbette. İnsan isterse her işe zaman bulur. Örneğin akıllı telefonlara her gün çok düzenli olarak bir kaç saat ayırabiliyoruz. Ama biz bir şeyler yapmak istersek bile zaten kaybolan ciddi bir zaman var. Neyse, muhtemelen toplamda 1 saatlik bir yolculuk arkasından bir yorgunluk da verecektir. Üstelik dönüş saatlerind

Ortak Gelecek için Diyalog Derneği  İstanbul Bilgi Üniversitesi RGB stüdyolarında gerçekleşen   Kayda Değer  programının 2. bölümünde Mars'ta Kolonileşme konuşuldu.  Dilara Başar sundu, konuklar Halil Bağış ve Özlem Erginöz. Canlı yayını kaçıranlar için programın videosu:

Doğal uydumuz Ay, izlediği dolanım yörüngesi gereği Yer'e bazen yaklaşırken bazen uzaklaşır. 14 Kasım tarihinde Yer'e en yakın (en beri) konumunda olacak, üstelik bu kadar yaklaşmışken bir de Dolunay evresinde. (Güncellenmiştir.) Ay'ın en beri ve yeröte konumları. Bu durumun Ay'ın görünen büyüklüğünde küçük bir değişime neden olacak. Ay yeryüzüne en uzak konumundayken görünen çapı ile en yakın konumdayken görünen büyüklüğü arasında oran olarak %14'lük bir fark var. Ay'da değişen bir şey yok yani. Sadece basit fizik kuralları işliyor olacak.  Aşağıdaki, Kasım 2012 tarihli  APOD  görselinde 2012 yılı içerisinde Ay elips yörüngesinde en dış ve en yakın konumdayken çekilmiş fotoğrafları bir arada verilmiş. Görünür büyüklüklerin kıyaslanması adına güzel bir fotoğraf. Kocaman ve Küçücük Ay Karşı Karşıya Görüntü Katkısı ve Telif Hakkı : Catalin Paduraru  / APOD Yıllara göre Ay'ın uzaklığı aşağıdaki tabloda verilmiş.  (Tablo: