Kayıtlar

Temmuz, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kadınlar bilimin neresinde?

Resim
Karşınızda Lise Meitner. Lise bir çok ödülün sahibi başarılı bir fizikçi. Bilime aşık bu Avusturyalı kadın, fizyonun keşfedilmesinde büyük rol oynadı. Radyoaktivite alanında ilerlemeye kararlı olan Meitner tutkuları için Berlin’e geldi. O dönem -1907'lerde- Alman üniversiteleri kadınları lisans üstü eğitime almıyordu. Ne var ki imdadına Otto Hahn yetişti. Bu ikilinin ortak çalışması çok adaletsizce başladı. Hahn’a bir laboratuar verilirken Meitner ise bir atölye ile yetinmek zorunda kaldı. İlerleyen yıllarda işler yoluna girdi . Öyle ki Lise Meitner Almanya’da profesör ünvanını alan ilk kadın oldu. 1930'lurda Meitner büyük bir keşfin eşiğindeyken Almanya dünya çapında bir bilim insanı için bile tehlikeli hale gelmişti. Meitner’ın azledileceği ve tutuklanacağı kesinleşince dünyanın pek çok yerinden fizikçiler onu kurtarmak adına seminerler, konferanslara davet eden mektuplar yazmaya başladılar. 1938 yılında bir meslektaşı ile yasadışı yollarla Hollanda’ya kaçarak Nazi

Notlar...

Resim
Mars'ta Gün Batımı... Curisosity tarafından  ULUSLARARASI UZAY İSTASYONU CANLI Broadcast live streaming video on Ustream

Uzay’da ilk büyük maceramız: Apollo 11

Resim
Gönderdiğimiz uzay araçları ile seslerimizi, görüntülerimizi ve hikâyelerimizi uzayda çok ötelere taşısak da insanlı yolculukta gidebildiğimiz enöte nokta uydumuz Ay. Hayal gücümüz teknolojimizden ve bildiklerimizden her zaman milyonlarca ışık yılı ötelere uzandı ve insanlık var olduğu sürece devam edecek bu tutkulu yolculukta yeni nesillere anlatılacak en büyük başarı Ay’a atılan ilk adımdır. 46 yıl önce çok da eskilere dayanmayan uzay yolculuğumuzda çok farklı bir aşamayı deneme cesareti gösterdik. Aslında her şey çok daha öncesinde başlamıştı. Sovyetler basketbol topu büyüklüğünde bir uyduyu, Sputnik-1 uzay aracını 1957’de başarılı bir şekilde gezegenimizin yörüngesine ulaştırdılar. Bu küçük uydu iki büyük devlet arasındaki soğuk savaşı uzaya taşısa da bizleri yıldızlara bakmanın da bir adım ötesine taşımıştı. Yarışın ilk yıllarında Sovyetler uzayda ilk insan, ilk kadın, ilk uzay yürüyüşü ve pek çok başarılı proje ile üstünlüğü büyük ölçüde sağlamıştı. Bu belirgin Sovye

Astronomi ve Sanat

Resim
Astronomi ve Sanat üzerine mini bir sergi... Fotoğraflar James R. Eads tarafından artists @                                          Kaynak: www.artpeoplegallery.com

Bir Astronomun Notları...

New Horizons (Yeni Ufuklara) uzay aracı plüton'a her yaklaştığında bizi biraz daha bilgilendirdi.

Bağdat ve Şam’ın Görkemli Rasathaneleri…

Resim
Sadece Bağdat ve Şam değil Isfahan, Kurtuba, Toledo, Kahire, Herat ve Urfa’da pek çok çağını aydınlatan bilim insanı yetişti, bir çok rasathane yükseldi bozkırlardan yıldızlara doğru. Bugün, onlarca asır önceki alimleri ve rasathanelerinden çok uzak bu toprakları anmamak vefasızlık olurdu elbette. Anarken de anlamak gerek. Acaba Uluğ Bey bugünleri görseydi ne düşünürdü? Kim bilir belki de yıldızlar bile acısını, hüznünü hafifletemezdi. Aşağıdaki paragraf izlediğim bir belgeselden alıntı. Bu bilim merkezlerinin asırlar öncesiyle bugünü arasındaki uçuruma ışık tutması açısından önemli; ‘’Çarşılarda dini ,felsefi,bilimsel tartışmalar yapılıyor. Bağdat ve Şam’ın görkemli rasathanelerinde ise astronomi çalışmaları. Medreseler yükseliyor bozkırın ortasında. Kütüphaneler, şifahaneler ve ulumabetler. Ve elbette doğuyu aydınlığa boğacak büyük üstadlar. Öyle bir meşaledir ki yanmaya başlayan her meraklı zihin bu ateşten kendine düşen payı alır ve her büyük deha bu ateşe

Günün Astronomi Görüntüsü | NASA

NASA Image of the Day | NASA

Astronomi ve Edebiyatın Buluşması: Robert Frost

Resim
"Ormanda iki yol belirmişti önümde, ve ben Daha az yürünmüş olanı seçtim. Bütün fark buradaydı işte.” Robert Frost Öğretmen bir anne-babanın çocuğu olarak dünyaya gelen ABD’li şair Robert Frost, yaşamı boyunca defalarca onurlandırılmış ve 4 Pulitzer ödülü kazanmıştır. Fabrika işçiliğinden çiftçiliğe kadar hayatı boyunca birçok işte çalışan Frost’un şiirleri, otobiyografik unsurlar içermesinin yanında astronomiden esinlenerek yazıldıkları için farklıdırlar. 11 yaşında babasını kaybetmesiyle zor zamanlar yaşayan Frost, 15 yaşındayken ilk teleskopunu alabilmek için dergi abonelikleri satmıştı. Aynı zamanda bilim dergilerine abone olmuştu ve o dönemde genç beyinlere ilham aşılamak amacıyla dönemin ünlü yazarları tarafından yazılan bilimsel hikayeleri okuyordu. Evlerinin bir odası, Frost’un teleskopunu kullanabilmesi için bir nevi gözlem evine dönüştürülmüştü. Böylelikle astronomi dünyasına adım atan Frost için gökyüzü her zaman bir ilham kaynağı olacaktı. Robert Frost,

Yukarı Bakın

Resim
Toplumun üzerimize yapıştırdığı ya da bazen kendi kendimize layık gördüğümüz etiketlerle yaşıyoruz bu hayatta. Zengin, fakir,  kadın, erkek, kuzeyli, güneyli, siyah, beyaz,  o, bu,  şu ve öteki…  Kendimizi tanımladığımızı düşündüğümüz bu ve binlerce sıfatla belki de sadece bir duvar örmekteyiz diğer insanlarla aramıza. Farketmeden birilerini, en önemlisi de kendimizi ötekileştiriyoruz ve insanoğlunun en temel gerçeğini göz ardı ediyoruz. Aslında birbirimizden o kadar da farklı olmadığımız gerçeğini. Farklılıklarımıza değil de insani olan ortak yönlerimize odaklanabilirsek, etiketsiz yaşamayı mümkün kılabilirsek belki insanlık olarak yeniden farkına varabilirz bu gerçeğin. Belki o zaman becerebiliriz diğerlerine saygı duyarak yaşamayı. Önemli olan bizi zengin kılan farklılıklarımızla bir bütün olduğumuzu fark edebilmek.  Önemli olan ayrıntılara takılmadan büyük resmin tadını çıkarabilmek.. O zaman yukarı bakın! Ne duruyorsunuz, gökyüzüne bakın! Gökyüzündeki binlerce yıldızı fark

Fizikçiler müziği sever, Astronomlar ise şairdir.

Resim
Bu da nereden çıktı? diyebilirsiniz. Fizikçilerin müziği sevdiği bir gerçek, en azında bir genelleme yapabiliriz. Bir fizikçi iseniz ve müzikle aranız yoksa size sıra dışı fizikçi gözüyle bakmak isterim. Doğanın notalarıyla yazılmış müzikleri dinlemeye alışkan olmalarından olsa gerek. Ama ben astronomlara daha fazlasını atfetmek isterim. Başlığı atarken çok düşünmedim, çünkü daha bir astronom adayıyken -ki halen öğrenciyim-bana şiir yazdıracak çok şey gördüm gökyüzünde. Bence insanoğlunun sanatsallığı astronomi kökenli. Düşünsenize çok eski dönemlerde başınızı kaldırıp gökyüzüne bakı verdiniz, sıfır ışık kirliliğinde inanılmaz bir gökyüzü görünüyor olmalı. Tamam ilk başlarda biraz korkmuş olabiliriz ama hayranlığımızı gizlemediğimizde bir gerçek. Hayranlık uyandıran şeyler ilham kaynağı da olabilir. Venüs’ten korktuğumuzdan çok ona hayran olmuş atalarımız,akranlarımız. Öyle olmasaydı aşkın ve güzelliğin koruyuculuğunu layık görürler miydi. Bu güzellik tanrıçası şu günlerde güzel, öze

Gökbilimi Takip Edin